10 Ekim 2010 Pazar

Japonya GP Değerlendirmesi: F1'de taşlar yerine oturuyor...

Şampiyonluk yarışında önemli yere sahip olan Japonya GP’sini bugün tamamladık. Ancak bu “önemli” kelimesi rastgele seçilmiş bir kelime değil. İngilizce karşılığı “important” değil “critical” olan kelime. Peki neden?

Çünkü, Suzuka pisti kalan son 4 pist içinde şampiyonluk yarışındaki üç takım için de “en” takısıyla söylenebilecek:

-Red Bull aracının özelliğine en çok uyan pist
-Mclaren’in en güçlü olacağı pist
-Ferrari’nin en zayıf olacağı pist.

Yani Red Bull’un mutlak surette 1-2 yapması gereken, Mclaren’in mutlak surette 1-2 ya da en iyi sonucunu çıkarması gereken pist, Ferrari’nin de çıkarabileceği maksimum sonucu çıkarması gereken pistti. Yarışın sonunda baktığımızda Red Bull ve Ferrari’nin istediğini aldığını, Mclaren’in de amacına pek de ulaşamadığını görüyoruz.

Yarışa gelinirken pistin orta hızlı ve hızlı virajlarıyla ve uzun düzlük sayısının nicelik ve mesafe olarak az olmasıyla Red Bull’a çok uygun bir pist olduğu biliniyordu. Özellikle en kritik sektör 1.sektörde Red Bull rakipsiz olmalıydı. İlk viraj hızlı geçiliyordu, sonraki S virajlar da aerodinamik yol tutuşu son derece sorguluyordu. Red Bull’un zaten çok başarılı yol tutuşa sahip aracına bir de yine “esnemeye devam eden” ön kanatlarını da eklerseniz burada çok çok güçlü olacaktı.

Cuma antrenmanlarında bu tablo doğrulandı. Merak edilen de Mclaren ve Ferrari’nin performansıydı. Mclaren ilk bölümde güçlü görünse de Ferrari ayarlarını değiştirdiği 2.antrenmanda güçlü sonuç çıkardı. Mclaren yenilediği arka kanadından pek de memnun kalmamıştı. Cumartesi antrenmanları da yine tarihe geçecek derecedeydi. Aşırı yağmur nedeniyle pistte sadece iki araç zaman turu attı. Diğerleri dinlenmeyi ve hatta eğlenmeyi seçti. Sıralamalar da bildiğimiz gibi aşırı yağmur nedeniyle ertelendi.

Bu sabahki sıralamalardan önce Mclaren Lewis Hamilton’ın vites kutusunu son dört yarış için “önlem” olarak değiştirdiğini açıkladı. Yani zaten bir problem çıkma ihtimali vardı, problem büyümesin diye önlem alındı ve vites kutusu değiştirildi. Bu da 5 sıra cezası demekti.

Sıralamalarda öyle büyük sürprizler olmadı. En büyük sürpriz Massa’nın “trafik” nedeniyle son seansa kalamaması oldu. Red Bull’dan geçen yılın galibi ve orta ve yüksek hızlı virajlarda daha iyi olan pilotu Vettel pole pozisyonu az bir farkla da olsa elde etti. Evet, Vettel Spa ve Suzuka gibi yüksek hızlı virajlara sahip pistlerde Webber’den daha hızlı görünüyor. Ancak fark çok çok az tabii ki. Hamilton yine kendini aşarak 3.en hızlı zamanı elde etti, Kubica da yine çok güçlü bir sonuçla Alonso’yu geride bıraktı. Lewis vites kutusu değişikliği cezasını 5 sıra geri düşerek çekti, Alonso 4.sıraya, Kubica da 3.sıraya yükseldi.

Start...

Startta ön sıranın kirli tarafta kalan tüm pilotları sıra kaybetti. Webber Kubica’ya, Alonso Button’a sıra kaybetti. Ancak Alonso daha ilk virajda pozisyonunu kazanmayı başardı. Vettel sorunsuz start aldı. Daha ilk virajda gerçekleşen kazalar nedeniyle güvenlik aracı piste girdiğinden momentumu iyi araçların sıra kazanma ihtimali ortadan kalktı. 3-4 tur süren SC periyodu sonrası Kubica sağ arka lastiğini kaybedince Webber ve Alonso birer sıra yükseldi. Eğer bu değişiklik olmasaydı Webber ve Alonso’nun Kubica’yı geçmesi zor görünüyordu, muhtemelen başları epey ağrıyacaktı.

Suzuka'da kirli tarafta kalanlar şanssızdı...
Yarışın ilk bölümünde öndeki araçların performans farkları çok belirgindi. Red Bull Ferrari’ye her tur 0.3-0.4 saniye fark atıyordu. Mclaren de Red Bull’dan 0.6 sn, Ferrari’den 0.2-0.3 saniye yavaş görünüyordu. Bu sene birçok defa şahit olduğumuz gibi Ferrari’nin sert ve yumuşak hamurlarda hızını kazanması birkaç tur sürüyor. Alonso’da da bugün iki hamurda da ilk turlarda bu görüntüyü doğruladık. Alonso’nun öndeki rakiplerinin temposunu yakalaması biraz zaman aldı. Sonra da klasik şekilde onlardan da hızlı turlar atmaya başladı zaman zaman.

Mclaren tarafında Button’ın sert hamur kumarı gözleniyordu. Lewis Hamilton bariz şekilde takım arkadaşından hızlı olduğu halde 1 sn’lik zaman farkını kapatmayı başaramıyordu. Takımın birşeyler yapması gerekiyordu.

Kobayashi show!

Diğer taraftan yerel kahraman Kamui Kobayashi yarışa renk katıyordu. Gerilerden başladığı yarışı akıl almaz geçişlerle renklendirirken ön sıralara tırmanmaya başlamıştı. Kobayashi’nin savaşçı ve kolay teslim olmaz yapısını geçen yıl daha ilk yarışlarında gözlemlemiştik. Hele ilk yarışında neredeyse şampiyon olmuş Button’la girdiği efsane mücadeleler herkesin aklındadır. İşte o mücadelenin burada da tekrar etme riski öndeki takımların pit stop zamanlaması kararını etkiledi. Önce Hamilton, sonra Vettel ve Alonso ve sonra da Webber pit stoplarını tamamladılar, Kamui’nin arkasında kalma ihtimallerini yok etmek için. Lewis’in bir diğer amacı da Button’dan kurtulmaktı elbette.

Mclaren’de problemler...

Yarışın yarı mesafesini geçtiğimizde Button hız kaybetmeye başlamıştı. Sert lastik kumarı tutmamıştı. Tutmayacağı da barizdi zaten, bu yıl sert lastikle başlayıp da uzun süre iyi tur zamanları çıkaran pilot sayısı iki üçü geçmiyor. Bunu başaranlar biraz da pistteki asfalt yapısının sayesinde bunu başarmışlardı.

Yarışın ikinci yarısının önemli olaylarından birisi yeni vites kutusu nedeniyle zaten 5 sıra kaybetmiş Lewis’in güya yeni ve taze vites kutusunun 3.vitesini kaybetmesi oldu. Pit çıkışındaki turlarında düzenli muhteşem tur zamanları çıkaran Lewis’i bu sorun durdurmasa Alonso’yu mutlaka zorlayacaktı. Ancak bu problem nedeniyle takım arkadaşına da geçildi ve kötü talihi burada da değişmedi... Mclaren garajı ve Woking’de dayanıklılık sorununun etkisi muhtemelen kötü olmuştur/olacaktır.

Ve yarışın son kısmı...

Yarışın devamında büyük sürprizler olmadı ön tarafta. Fernando hızlanıp önlere yetişse de farkı kapatamadı. Webber de Vettel’e en fazla 1 sn yaklaşabildi. Yarış da böylece tamamlandı. Button yapabileceğinin en iyisini yaptı, Lewis’i geçmesi de bir ödül oldu. Yazımın başında da belirttiğim gibi Red Bull ikilisi ve Alonso istediğini elde etti. Mclaren tarafı için de işler çok zorlaştı. Liderle puan farkı Lewis için 28 puan, Button için 32 puana çıktı, yani bir galibiyet puanından fazla.

Kalan 3 yarışta Red Bull’un şansı

Bana göre akıllı bir Red Bull takımı bu yarışla beraber liderini ve adayını belirlemeliydi. Bu isim de Webber olmalıydı. İsmin kim olduğu önemli değil, sadece son iki yarışı kazanmış bir Ferrari, hele de pilotu çifte dünya şampiyonu tecrübeli bir pilotsa, önemli bir tehditttir. Onunla da “yarışmakta özgür” iki pilotla yarışmak handikaptır. Red Bull Webber’i desteklemedi ve Vettel kazanarak ön tarafa biraz daha yaklaştı. Eğer Webber kazansaydı puanı 227’ye çıkacaktı. Alonso 206 puanda ve 21 puan farkıyla biraz daha uzaklaşacaktı liderden. Vettel’in de hırslı ve savaşçı yapısını göze aldığımızda 1986 ve 2007 tekrarını yaşama ihtimalimiz olduğunu düşünüyorum. Aynı takımda didişen iki pilot ve dışarıdan gelip şampiyon olan bir rakip pilot. Göreceğiz...

Vettel şampiyonluğa daha da sıkı sarıldı...


Kore ve Abu Dabi’de Ferrari ile çok yakın bir Red Bull göreceğiz muhtemelen, Brezilya’da da muhtemelen Ferrari’den daha yavaş bir Red Bull. Herşey ortada yani...

Ferrari’de durum

Ferrari için bu yarış söylediğim gibi maksimum sonucun çıkması gereken bir yarıştı. Macaristan’da olduğu gibi araya girmiş bir Alonso görebilirdik ama yine de 3.’lük Fernando için en iyi sonuçtu. Basın toplantısında çok rahat ve kendine güvenen bir havası vardı. Brezilya’da kazanmış ve de duble yapmış bir Ferrari görme ihtimalimiz yüksek. Bu da Webber’le en kötü ihtimalle 10 puan kapatmak demek. Geriye 4 puan kalıyor. Yeni puan sisteminde de bu pek de zor değil. İhtiyacı olan şey zorlamak, Massa’dan yardım almak ve kendisinin de dediği gibi podyumda olmak.


İstediğini elde etmenin mutluluğu yüzünden okunuyor...

Gerçek olan şu ki Massa’nın yardımı olmaksızın şampiyon olma ihtimali yok, takımın Massa’ya özel terapi uygulaması gerekir.Bunda da gelecek planlarının pazarlığını kullanacaklardır. Raikkonen’in 2005’de şampiyon olamamasının en büyük sebebi herşeye rağmen Montoya’dan yardım alamamasıydı. Eğer Montoya üzerine düşeni yapsaydı Raikkonen şampiyon olabilirdi. Ferrari’de buradan örnek alarak bunu inceleyecektir.

Brezilya, Kore ve Abu Dabi’de Singapur-Hockenheim esintileri var, bu yüzden Ferrari’nin bu üç yarışı da kazanma ihtimali var. Eğer 2007 sezonundaki gelişim rekorunu bu sezon da gerçekleştirebilirlerse istediklerini elde etmeleri zor olmaz. Hatırlarsak 2007’de Brezilya’da Ferrari şampiyonluğu Lewis’in elinden aldığında hız farkı akıl almaz boyutlara ulaşmıştı.

Mclaren’de moraller bozuk

Mclaren için de bugünün çok ama çok kötü geçtiği aşikar. Lewis sıralama pozisyonunda yarışa başlamış olsaydı ikinci olacağı neredeyse garantiydi, eğer bildiğimiz Lewis’i gösterecek olsaydı da yarışı kazanabilirdi de. Ama bu olmadı, üstelik rakibi dört pilotun da arkasında bitirdi yarışı. Tabii ki gelişimi durdurmayacaklardır, savaşacaklardır ama şanslarının azaldığı bir gerçek. Özellikle de hızlı olamayacakları bilinen 3 piste gitmeden önce... Ama her zaman söylediğimiz gibi F1’de kesin bilgilere ve yargılara yer yoktur, her an herşey olabilir...

Diğer...

Kamui Kobayashi’yi ilk yarışından beri hararetle destekliyorum, merak edenler Brezilya 2009 değerlendirmemi okuyabilirler. Bugün beni yine yanıltmadı. Daha çok genç, öğreneceği çok şey var, ancak ilerisi için çok iyi şeyler olacaktır onun hakkında. Tekniğinden birşey kaybetmeyip sabırlı olmayı öğrenebilirse F1’in uzun yıllar keyiflerinden birini oluşturacaktır. Sık sık söylediğim gibi: Yürü be Koba!! :)

Harikaydın Koba!


Lotus takımı hem kendilerinin hem de sezonun en iyi sonucunu aldı bugün. 12.ve 13.bitirdikleri bu yarışla ilk defa 12.’lik Takımlar Şampiyonasındaki 10.’luklarını pekiştirdiği gibi rakiplerinin 12.’lik sırasını alma ihtimallerine karşın 13.’lük sayılarını da artırdılar. Seneye Red Bull’dan alacakları vites kutusu ve hidrolik desteği ve de Renault motoruyla durumları çok daha iyi olacaktır.

Kore’de yarış olacak gibi görünüyor, yeni bir pistte ilk yarışlar her zaman heyecanlı ve çekişmeli olmuştur. Kore yarış hafta sonunda görüşmek üzere...

Yarışın yıldızı: Kobayashi
Yarışın geçişi: Kobayashi’nin ilk bölümdeki tüm geçişleri
Yarışın hayal kırıklığı: Starttaki kazalar
İyiler: Vettel, Webber, Alonso, Hamilton, Barrichello, Schumacher
Kötüler: Massa, Liuzzi, Petrov